|
|
MEVZUU:
Ezan kelimelerinin
manaları..
***
NOT:
İmam-ı Rabbanî Hz. bu mektubu, Hacı
Yusuf Keşmirî'ye yazmıştır.
***
Allah'a hamd olsun; onun Resulüne dahi salâtlar..
***
Bilinmesi yerinde olur..
Ezan kelimeleri, yedidir. Şöyle ki:
— ALLAH-Ü EKBER ALLAH-Ü EKBER. (Allah en büyüktür; Allah en büyüktür..)
Yani: Allah-ü Teâlâ, ibadet edenin ibadetine ihtiyacı olmaktan yana çok çok
yüksektir; büyüktür.
Üstte anlatılan mühim mananın tekidi dolayısı ile, bu kelime dört kert tekrar
edilmiştir.
— EŞHEDÜ EN LÂ İLAHE İLLALLAH.. (Allah'tan başka ilâh olmadığına şehâdet
ederim.)
Demek olur ki: İbadet edilmesine karşı istiğnası olduğu halde: ibadet edilmeye
müstahak olarak ancak o Sübhan Allah olduğuna şehâdet ederim.
— EŞHEDÜ ENNE MUHAMMEDEN RESULÜLLAH.. (Şehâdet ederim ki, Muhammed Allah'ın
Resulüdür..)
Bunun daha açık manası şudur: Muhammed, Allah'ın Resulü olduğuna; ibadet yolunu,
Yüce Hak namına tebliğ ettiğine şehâdet ederim. Bu durumda, Sübhan Hakka lâyık
olan ibadet, ancak onun tebliği ve elçiliği cihetinden alınan şekildir. Ona ve
âline salât ve tahiyyet olsun.
— HAYYE ALESSALÂTİ HAYYE ALEL-FELÂHİ.. (Namaza gelin, felaha gelin..)
Bu cümlede iki kelime vardır. Her ikisi de, namaz kılan kimseden, felaha çıkaran
namazın edasını taleb içindir.
— ALLAH-Ü EKBER.. (Allah en büyüktür..)
Bilhassa, kullarından birinin yaptığı ibadet, tam manası ile onun mukaddes
zatına lâyık ola..
***
Yerinde bir şey olur ki: Namaz vakitlerini bildirmek için konulan bu şanı üstün
cümlelere bakılarak; namazın büyük şanı idrâk edile..
Bir mısra:
Bellidir baharından, bolluğu senenin..
***
Allah'ım, bizi namaz kılıp felah bulanlardan eyle.. Seyyid'ül-mürselin
hürmetine.. Ona ve diğerlerine salâtların en tamamı, tahiyyatın ekmeli..
Hakîkat Kitâbevi Tercümesi |
|
|