MAKÂMÂT-I MAZHÂRİYYE

Hazret-i Gavs-ül-İslâm vel-Müslimîn
Şâh Gulâm Alî Abdullah el-Müceddidî
"Rahmetullahi aleyh"
 ŞÂH ABDULLAH DEHLEVÎ

(Kimdir?)

2002
İSTANBUL

Düzenleyen: Dr. Necati Aksu


 

İÇİNDEKİLER

Giriş

 Birinci Bölüm:

Naşibendiyye-i Müceddidiyye Yolu Hakkındadır

İkinci Bölüm:

Nakşibendiyye Silsilesi

Kâdiriyye Silsilesi

Çeştiyye Silsilesi

Üçüncü Bölüm:

Mazhar-ı Cân-ı Cânân hazretlerinin Nakşibendî, Müceddidî yolundan dört büyük şeyhinin yüksek hâlleri

Seyyid Nûr Muhammed Bedevânî

Hâcı Muhammed Efdâl

Hâfız Sa'dullah

Şeyhü'ş-şuyûh Muhammed Âbid

Dördüncü Bölüm:

Mazhâr-i Cân-ı Cânân hazretlerinin nesebi ve doğumu

Beşinci Bölüm:

Mazhâr-i Cân-ı Cânân hazretlerinin Seyyid Nûr Muhammed Bedevânîden istifâdesi, ona talebe olması

Altıncı Bölüm:

Mazhâr-i Cân-ı Cânân hazretlerinin hazret-i Hâce Muhammed Efdâlden istifâdesi

Yedinci Bölüm:

Mazhâr-i Cân-ı Cânân hazretlerinin hazret-i Hâfız Sa'dullahdan istifâdesi

Sekizinci Bölüm:

Mazhâr-ı Cân-ı Cânân hazretlerinin hazret-i Hâfız Şeyh Muhammed Âbidden istifâdesi

Dokuzuncu Bölüm:

Mazhâr-ı Cân-ı Cânân hazretlerinin yüksekliğini ve zamânının bir dânesi olduğunu gösteren üstünlükleri

Onuncu Bölüm:

Mazhâr-ı Cân-ı Cânân hazretlerinin sohbet-i şerîflerinin te'sîrleri ve yüksek teveccühleri

Onbirinci Bölüm:

Mazhâr-ı Cân-ı Cânân hazretlerinin terkî, zühdü ve vasflarının beyânı

Onikinci Bölüm:

Mazhâr-i Cân-ı Cânân hazretlerinin sözleri

Onüçüncü Bölüm:

Mazhâr-ı Cân-ı Cânân hazretlerinin talebelerine yaptığı aklı arttırıcı nasîhatları

Ondördüncü Bölüm:

Mazhâr-ı Cân-ı Cânân hazretlerinin ba'zı rü'yâları ve evliyânın sözlerinden naklettikleri

Onbeşinci Bölüm:

Mazhâr-ı Cân-ı Cânân hazretlerinin ba'zı kerâmetleri

Onaltıncı Bölüm:

Mazhâr-ı Cân-ı Cânân hazretlerinin fânî dünyâdan ebedî âleme intikâli

Onyedinci Bölüm:

Mazhâr-ı Cân-ı Cânân hazretlerinin halîfelerinden ba'zıları (Elli iki halîfenin kısa hâl tercemeleri)

 Onsekizinci Bölüm:

Mazhâr-ı Cân-ı Cânân hazretlerinin sevenlerinden ba'zılarına yazdığı mektûbları

Birinci mektup:

Haseb ve nesebi hakkında

İkinci Mektûb:

Tarîka-i Ahmediyyenin mensûblarına yapılan bir i'tirâzı gidermek hakkındadır. Bu yolda bulunanların hâllerinin, yüksek makâmların bulunduğuna dâir sözlerine uygun olduğunu bildirmektedir.

Üçüncü Mektûb:

Nisbet lafzının tasavvuf ehlinin ıstılâhında ne ma'nâya geldiği.

Dördüncü Mektûb:

İlm-i huzûrî ile ilm-i husûlî hakkındadır.

Beşinci Mektûb:

Hazret-i Müceddidin "kuddise sirruh" sözleri hakkındaki şübhelere cevâb vermektedir.

Altıncı Mektûb:

Şübhelere cevâb hakkındadır.

Yedinci Mektûb:

Hazret-i Gavs-üs-sakaleynin ve hazret-i Müceddidin üstünlüğü bildirilmektedir.

Sekizinci Mektûb:

Hazret-i Müceddidin birbirine zıt gibi görünen sözünden iki ma'nânın birbirine uygunluğu bildirilmektedir.

Dokuzuncu Mektûb:

Tasavvuf ehlinin, "Sofî kendini frenk kâfirinden dahâ aşağı görmedikçe, frenk kâfirinden dahâ aşağıdır" sözünün ma'nâsını bildirmektedir.

Onuncu Mektûb:

Bu mektûb, şiddetli belâya mübtebî olan velînin sabr etmesi ve o belânın giderilmesi için duâ etmemek fazîletli olduğu hâlde, Eyyûb aleyhisselâmın belânın kalkması için duâ yapması sebebiyle, onun sabrından şübhenin giderilmesi hakkındadır.

Onbirinci Mektûb:

Bu mektûb, zikr-i cehrîyi ve zikr-i hâfîyi bildirmektedir. Allahü teâlâya hamd ve Resûlüne salât olsun.

Onikinci Mektûb:

Bu mektûb, simâ'ı bildirmektedir.

Onüçüncü Mektûb:

Bu mektûb cebr ve ihtiyâr mes'elesini bildirmektedir.

Ondördüncü Mektûb:

Bu mektûb, Hind kâfirlerinin âyinleri hakkındadır.

Onbeşinci Mektûb:

Bu mektûb namâzda parmak kaldırmak hakkındadır.

Onaltıncı Mektûb:

Bu mektûb, hadîs-i şerîf ile amel hakkındadır.

Onyedinci Mektûb:

Ehl-i sünnet vel-cemâ'atin Eshâb-ı kirâm "radıyallahü anhüm" hakkındaki i'tikâdını bildirmekdedir.

Onsekizinci Mektûb:

Bu mektûb, ehl-i sünnet vel-cemâ'at i'tikâdını kısaca beyân etmektedir.

Ondokuzuncu Mektûb:

Hadîs-i şerîfe göre oniki halîfenin Kureyşden olacağı bildirilmektedir.

Yirminci Mektûb:

Bu mektûb, hazret-i Âişenin, hazret-i Alîden melâletinin, memnûniyyetsizliğinin bulunmadığını beyân etmekdedir.

Yirmibirinci Mektûb:

Sünnet-i seniyyeye yapışmağı, huzûr, cem'iyyet ve âgâhlık mertebesini elde etmeyi bildirmektedir.

Yirmiikinci Mektûb:

Bu mektûb, Tarîka-i Müceddidiyyenin ba'zı derecelerinin beyânına dâirdir.

Yirmiüçüncü Mektûb:

Bu mektûb tevhîd-i vücûdîyi açıklamaktadır.

Yirmidördüncü Mektûb:

Kayyûm-i Rabbânî hazret-i Müceddid-i elf-i sânî Şeyh Ahmed-i Serhendîye "radıyallahü Teâlâ anh ve nefeanâ bi berekâtihî" mahsûs olan yolu kısaca anlatmaktadır.

Yirmibeşinci Mektûb:

İnsanlardan eziyyet ve sıkıntı olarak bize ne gelirse, hep amellerimizin cezâsı ve karşılığıdır.

Yirmialtıncı Mektûb:

Hac ve tâziye hakkında.

HÜVELGANÎ RİSÂLESİ (Abdülganî bin Ebî Sa'îd el-Ömerî)

Abdullah-i Dehlevî hazretlerinin doğumu
Abdullah-i Dehlevî hazretlerinin sözleri
Abdullah-i Dehlevî hazretlerinin ilhâmları ve keşfleri
Abdullah-i Dehlevî hazretlerinin ba'zı kerâmetleri
Abdullah-i Dehlevî hazretlerinin vefâtı
Abdullah-i Dehlevî hazretlerinin halîfeleri:

Ebû Sa'îd-i Fârûkî
Ahmed Sa'îd-i Fârûkî
Şâh Raûf Ahmed Müceddidî "rahmetullahi aleyh"
Şâh Abdurrahmân Müceddidî Câlendehrî
Mevlevî Beşâretullah Sâhib
Mevlevî Keremullah Muhaddis
Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî "rahmetullahi aleyh"

Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdînin, hocası Abdullah-i Dehlevîyi medh için yazdığı arabî kasîdenin tercemesi
Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdînin hocası Abdullah-i Dehlevîyi medh için yazdığı Fârisî şi'rin tercemesi

Mevlevî Abdurrahmân Şâh Cihânpûrî "Sellemehullahü Teâlâ"
Mîr Tâlib Mevlevî Abdulgaffâr
Seyyid İsmâîl Medenî "aleyhirrahme"
Mirzâ Beğ "rahmetullahi aleyh"
Hazret-i Ahmed Şîr Muhammed "rahmetullahi aleyh"
Mevlânâ Muhammed Cân Şeyh-ul-Harem "rahmetullahi aleyh"
Seyyid Ahmed Kürdî
Seyyid Abdullah Magribî
Molla Pîr Muhammed
Molla Gül Muhammed "aleyhirrahme"
Mevlevî Muhammed Cân Heratî "aleyhirrahme"
Mevlânâ Muhammed Azîm "aleyhirrahme"
Mevlevî Nûr Muhammed "aleyhirrahme"
Mirzâ Murâd Beğ "aleyhirrahme"
Muhammed Münevver İmâm-ı Mescid-i Ekberâbâdî
Meyân Muhammed Asgâr Sâhib
Mîr Nakş Alî
Meyân Ahmed Yâr "aleyhirrahme"
Meyân Kamerüddîn
Muhammed Şîr Hân
Şeyh Halîlürrahmân "aleyhirrahme"